Ülkemizde çocuk istismarıyla ilgili her gün yeni bir haberle karşılaşmak, bir yandan toplumda büyük bir infial yaratırken diğer yandan bu tür olayların neden hala gerçekleştiğini sorgulamaya itiyor. Son günlerde yaşanan bir olay, bu konuda ortaya çıkan endişeleri daha da artırdı. Üvey ağabeyinin 4 çocuğa dışkı yedirdiği iddiasıyla gözaltına alındığı haberleri, bizlere çocukların korunması gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlattı.
Olay, en başta aile içindeki bir tartışmanın ardından başladı. Çocukların yaşadıkları psikolojik ve fiziksel şiddet, en sonunda bir komşunun durumu fark etmesiyle gün yüzüne çıktı. Komşu, çocukların yaşadığı sıkıntıları gözlemlemiş ve bu durumu sosyal hizmet kuruluşlarına bildirmişti. Uzmanlar, çocukların ruhsal durumlarının yanı sıra fiziksel sağlıklarının da tehlikeye girdiğini belirtiyor. Yapılan ihbar sonucunda, devreye giren güvenlik güçleri, çocukları koruma altına aldı. Bu durum, içler acısı bir gerçeği ortaya koyuyor; çocuk istismarı sadece bir aile meselesi değil, toplumun her kesimini ilgilendiren bir sorun.
Bu tür vakalar, toplumda büyük bir infial yaratmakta. Halk, çocukların güvenliğinin nasıl sağlanacağı konusunda endişeli. Uzmanlar, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının çocukların korunması için daha fazla önlem alması gerektiğini vurguluyor. Medya, bu olayları duyururken çocukların kimliklerini ifşa etmemeye özen göstermeli ve yaşananları daha hassas bir dille ele almalıdır. Çocuk istismarıyla mücadelede yalnızca bireylerin değil, toplumun her kesiminin üzerine düşen görevler bulunuyor. Eğitim, bilgilendirme ve farkındalık artırma çalışmaları bu konudaki en önemli araçlar arasında yer almakta.
Son olarak, çocukların maruz kaldığı bu tür travmaların onları nasıl etkilediğine dair dersler çıkarmalı ve gelecekteki benzer olayların önüne geçmek için hep birlikte ailemizden başlayarak daha geniş bir toplumsal bilinç geliştirmeliyiz. Çocuklarımızın geleceği, bugün alacağımız önlemlerle şekillenecek. Bu nedenle toplumsal bir sorumlulukla hareket etmemiz şart. Çocuklarının güvende olmadığını düşünenler, mutlaka yetkililere başvurmalı; ihmal etmeyerek birlikte hareket etmeliyiz.
