Trafik, her gün milyonlarca insanın hayatını sürdürdüğü bir alandır. Ancak bu alan, bir yandan insanları bir araya getirirken, diğer yandan ciddi tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Son yapılan araştırmalar, Türkiye’de trafik kazalarının büyük bir kısmının sürücülerin bilinçsiz davranışları sonucu gerçekleştiğini göstermektedir. Bilinçsizlik, trafikte büyük bir tehlike hâline gelirken, son günlerde bu olumsuz durumun ikinci sırayı işgal ettiği tespit edildi. Peki, neden? Trafiğin belkemiği olan dikkat, bilinç ve kurallara uyum neden bu kadar göz ardı ediliyor? İşte soruna dair detaylar.
Trafikteki bilinçsizlik, birçok farklı nedenden kaynaklanıyor. Öncelikle, eğitim eksikliği dikkat çekiyor. Adeta bir bilgi savaşı olan trafikte, sürücülerin yeterli eğitim almadan direksiyon başına geçmesi, kazalara davetiye çıkarıyor. Özellikle yeni ehliyet alan genç sürücüler, kurallara hâkim olamadıkları için büyük risk taşıyor. Üstelik, sürücülerin çoğu, trafikteki kuralları sadece birer kural gibi görmekle kalıyor; bu kuralların hayati öneme sahip olduğunu unuttukları için dikkatsizlikleri artıyor. Bir diğer önemli etken ise teknolojinin etkisi. Akıllı telefonlar, sürücüler arasında yaygın olarak kullanılan araçlar haline geldi. Araç kullanırken telefonla konuşmak, mesajlaşmak ya da sosyal medya üzerinden paylaşımda bulunmak, dikkatin dağılmasına yol açıyor. Bu durum, sürücülerin dikkatinin dağılması ile birleşince, devasa sonuçlara yol açabiliyor. Her gün haberlerde yer alan kazaların bir çoğu bu gibi gündelik olaylarla başlamaktadır. Son olarak, sosyal normların değişimi de önemli bir faktör. Bazı sürücüler, kural dışı davranışları bir norm olarak kabul ediyor ve bu da kaza riskini artırıyor. Herkesin kural dışı davranışları normalleştiği bir ortamda, güvenli sürüşün sağlanması her geçen gün daha da zorlaşıyor. İşte bu nedenler, trafikteki bilinçsiz davranışların artmasına yol açıyor ve sonuçları ölümcül olabiliyor.
Trafikteki bu bilinçsizlik durumu, önlem alınmadığı takdirde daha da büyüyebilir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, 2022 yılı içinde trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısı bir önceki yıla göre arttı. Tüm bu veriler, trafikteki problemi gözler önüne seriyor. Sağlıklı bir trafik akışı sağlamak için, sürücülerin bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Okullarda ve kamu spotlarında verilmesi gereken eğitimler, trafik bilincinin artırılmasına yardımcı olabilir. İnsanların, trafik kurallarına ve güvenli sürüş tekniklerine daha fazla dikkat etmesini sağlamak için sosyal kampanyalar ve eğitimler düzenlenmesi hayati önem taşımaktadır.
Eğitimlerin yanı sıra, sürücülerin kişisel sorumluluk alması da gerekmektedir. Araç kullanırken dikkat dağınıklığından kaçınmak, hız limitlerine uymak ve güvenli mesafe bırakmak temel kurallar olarak sürücülerin aklında yer etmelidir. Ayrıca, devletin de trafik kurallarına uymayan sürücülere karşı daha sert yaptırımlar uygulaması, bu davranışların azaltılmasına yardımcı olabilir. Trafik kazaları, genellikle sadece sürücülere değil, yayalara ve diğer trafiğe katılanlara da zarar vermektedir. Kurallara uyulduğunda, olumlu bir çevre yaratmak ve herkesin güvenli bir şekilde yol almasını sağlamak mümkün olacaktır. İkinci sırada yer alan bu bilinçsizlik sorunu, yalnızca sürücülerin değil, toplumun bir sorunu olarak ele alınmalı ve ortak bir bilinçle çözülmelidir.Sonuç olarak, trafik kazalarının ve buna bağlı olarak yaşanan can kayıplarının azalması için bilinçsiz davranışların önüne geçilmesi gerekmektedir. Bu sorun, sadece bir bireyin değil, tüm toplumun sorumluluğudur. Bilinçli ve dikkatli bir toplum oluşturduğumuz takdirde, hayat kurtaracak adımlar atmamız mümkün olacaktır. Bilinçsizlik, ikinci sıraya yerleşmiş olsa da, onu geride bırakmak elimizde.